AİDS Nasıl Olunur ? Aids Nedir ? Aids Hastalığı Hakkında bilgiler. Genellikle cinsel yolla bulaşan AİDS hastalığının hakkında bilgiler içeren makalemizde “AİDS Nasıl Olunur?” ve “AİDS Tedavisi” ile ilgili bilgiler bulunmaktadır. Hiv virüsünün yol açtığı bilinen AİDS yani Acquired Immune Deficiency Syndrome, bilindiği ölümle sonuçlanabilen bir sağlık durumudur ve 20. yy.’da keşfedilmiş veyahut ortaya çıkmıştır. Dünya çapında kampanyalarla hem hiv virüsü taşıyanlar, hem de taşımayanlar için tedavi ya da bilgilendirme çalışmaları yapılmaktadır. Ülkemizde de hiv pozitif derneği gibi faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşları mevcuttur.
AİDS olunması HİV virüsünün vücuda girmesine bağlıdır. Dolayısıyla HİV virüsünün vücuda geçmesi, olası bir AİDS durumunun oluşmasına neden olabilmektedir. AİDS, yani bağışıklık sisteminin son derece zayıflamaya başlaması HİV bulaştıktan yıllar sonra ortaya çıkabilmektedir. İşin enteresan tarafı hiv bağışıklık sisteminin zarar görmesine neden olabildiğinden, aids belirtisi diye anılan belirtilerin bağışıklık zayıflaması belirtileri ve giderek dolaylı etkileri olmasıdır. Özel polikinliklerde dahi yapılabilen testler sonucunda kanında hiv bulunan kişiler hiv pozitif, olmayan kişiler hiv negatif olarak görünür. Bu yüzden kısaca bilinen HİV bulaşma yollarını belirtelim:
-En bilinen bulaşma yöntemi cinsel ilişkidir, daha sonra kan yoluyla, yani iki tarafın kanlarının, yaralarının(açık yara) teması yoluyla , hamilelik ve emzirme süreçlerinde de bulaşma ihtimalleri vardır.
AİDS Paranoyası Nedir ?
Bütün bu konular ve ayrıntıları internette bolca mevcut, biz asıl aids paranoyağı nasıl olunur oraya gelelim. Malesef, özellikle günümüz insanının gerek çevresel uyaranların çokluğu gerek hızlanan dünya gerekse kontrol kaygıları nedeniyle hipokondriyak eğilimler gösterdiği görülmektedir. Yani hastalık hastası toplumlar yetişmeye başladı çoktan. Kendince ölüm korkusu dünyadan soyutlanma korkusu ve bunların yol açacağı sonuçlarla ilgili korkuların mantıklı açıklamaları elbette olabilir. Ancak bu kaygıların muhakkak gerçeklikten uzak kaygılara yol açtığı da bir gerçektir. Umumi tuvaletten gebe olmak, durduk yere delirmekten korkmak gibi bu kaygıların en bilineni kalp krizi kaygısıdır. Ancak gerek internetteki tartışmaları, gerekse bilimsel çalışmaları incelediğimiz zaman obsessif-kmpülsif kişilik bozukluğu, panik atak gibi başlıklar altında toplanan kaygılar arasında AİDS olma korkusu ya da AİDS olma kaygısının da giderek arttığını belirtmekte fayda var. Bunun özellikle aniden ve dağınık bilgiye ulaşan 21. yy. insanı için oldukça normal olduğunu düşünüyoruz(Psikologların kitaplar dolusu açıklamaları mevcut).
Evet AİDS olduğunu zanneden, Aids olmaktan korkan bir çok insan, belki de çoğu HİV vürüsü taşımıyor, ama test yaptırmaktan korkuyor. Eğer tanımadığınız biri konuşurken size doğru tükürdüyse hiv vürüsünün size bulaşmadığına inanmıyorsanız bile cesaretinizi toplayıp zamanı geldiğinde ilgili testleri yaptırmanız, gelecek hayatınız için de daha yararlı olabilir. Sürekli koltukaltı lenf bezlerinizi kontrol etmekten belki de daha iyidir. (ne zaman test yapılacağını doktorunuza danışmanız gerekmektedir, çünkü testine ve ölçüm cihazlarına göre bile bu zaman değişebilir. Hiv bulaşma şüphesi olduğu günden belli bir süre sonra kandaki hiv virüsü, daha doğrusu antikorları tespit edilebilir. Bu sürenin çoğunlukla 3-4 ayı geçmeyeceği bir çok kaynakta yazılmaktadır. Ancak virüsün ve AİDS’in kendisi ile ilgili bilgileri lütfen doktora danışın).
“Ayağını sıcak tut başını serin, fazla düşünme derin derin”
Türk atasözü
#n #s #a
AIDS belirtileri enfeksiyonun aşamasına bağlı olarak değişir. Olası HIV ve AIDS belirtileri nelerdir? Yorgunluk, kilo kaybı, titreme bazı AIDS belirtileri.